Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi arasında imzalanan protokol kapsamında kurulan İTÜ Siber Güvenlik Meslek Yüksekokulu, bu yıl 25 öğrenci kabul etti.
Öğretim dili en az yüzde 30 İngilizce olarak belirlenen okulda, öğrencilere siber güvenlik alanındaki temel konuların yanı sıra güvenlik teknolojileri, ağ güvenliği, sızma testleri ve veri analizi gibi konularda eğitim veriliyor.
Okulda, kötü amaçlı yazılımlara ve siber saldırılara karşı Siber Vatan’ın koruyucusu “beyaz şapkalı” hackerların (iyi niyetli siber güvenlik uzmanı) yetiştirilmesi hedefleniyor.
“YAPAY ZEKAYLA İLGİLİ DERS VERMEYE HEDEFLİYORUZ”
İTÜ Siber Güvenlik Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Kemal Bıçakcı, yaptığı açıklamada, bu yıl açılan okula 25 öğrenci aldıklarını söyledi.
Okulda öğrencilerin 1 yıl İngilizce hazırlık, 2 yıl da ön lisans eğitimi alacağını belirten Bıçakcı, “Öğrencilerin siber güvenlik derslerinden önce ön hazırlık yapmaları, altyapıyı sağlam kurmaları gerekiyor. Bu kapsamda öğrenciler eğitimlere programlama, ağ ile bilişim teknolojileri, işletim sistemleri gibi derslerle başlıyor. Bunun yanında öğrenciler siber güvenliğe giriş ve akabinde de daha özelleşmiş siber güvenlik dersleri alıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Bıçakcı, öğrencilerin penetrasyon testleri, mobil uygulamaların güvenliği, siber olaylara müdahale gibi konularda eğitim alacaklarını anlattı.
Öğrencilerin okulun dördüncü döneminde ise staj yapacakları bilgisini veren Bıçakcı, “Yani okulda aldıkları eğitimle yetinmiyorlar. Öğrenciler, bu eğitimlerini aynı zamanda uygulamaya da geçirme şansına sahip oluyorlar.” dedi.
Bıçakcı, İTÜ Siber Güvenlik Meslek Yüksekokulu’nu tercih eden öğrencilerin 4 yıllık bir lisans programında okumak yerine, ön lisan programı okumayı tercih ettiğini belirterek, “Siber güvenliğin çok önemli bir alan olması, ileride güzel bir kariyer yapma imkanı sunulan bir program olmasından kaynaklı öğrencilerin ilgisi fazla oldu.” diye konuştu.
Okulda ayrıca sanallaştırma ve bulut teknolojisiyle ilgili ders yaptıklarını anlatan Bıçakcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yapay zekayla ilgili ders vermeyi hedefliyoruz. Dijitalleşme çağındayız ve sürekli bir şekilde dijitalleşiyoruz. Sadece bilgisayarlarımızla veya cep telefonlarımızla internete girmiyoruz. ‘Siber Vatan’ diye bir kavram var. Nasıl ki biz vatanımızı koruyoruz, siber varlıklarımızı da korumamız gerekiyor. Ayrıca yerli ürünlerin geliştirilmesi, yerli uzmanlar tarafından bu sistemlerin kontrol edilmesi, saldırılara karşı gerekli güvenlik önlemlerinin, savunma mekanizmalarının kurgulanması gerekiyor. Bu noktada insan gücüne, insan kaynağına çok ihtiyacımız var. Bu kapsamda meslek yüksekokuluna olan ihtiyaç belirlenmiş. Plan doğrultusunda da bizim okulumuz açıldı ve eğitim hayatına başladı.”
“HEDEFİMİZ SİBER GÜVENLİK UZMANLARI YETİŞTİRMEK
Prof. Dr. Bıçakcı, İTÜ Siber Güvenlik Meslek Yüksekokulu’ndan mezun olacak öğrencilerin her alanda rahat bir şekilde iş imkanı bulabileceğini ve aranan elemanlar olacağını söyledi.
Okulda öğrencilere hem saldırı hem de savunma tekniklerini anlattıklarını kaydeden Bıçakcı, “Hacker yetiştiriyoruz ama bizim yetiştirdiğimiz hackerlar beyaz şapkalı olanlar. Dolayısıyla etik dışı bir faaliyetlerde bulunmaması gerektiğini biz bilhassa söylüyoruz. Ama bu arkadaşlar sızma testleri yapacaklar, ne tür zafiyetler olduğunu kurumlara iletecekler, raporlar hazırlayacaklar. O yüzden saldırı yöntemlerinin de öğrenilmesi programın önemli bir diğer amacı. Hedefimiz siber güvenlik uzmanları yetiştirmek.” ifadelerini kullandı.
Bıçakcı, BAYKAR Teknolojinin okulun laboratuvarının kurulmasına destek verdiğini sözlerine ekledi.
patronlardunyasi.com
